31 Mart 2010 Çarşamba

Yolda Olmak

Yoldayım hala, ilk çıktığım günkü gibi yola. Sadece biraz daha yorgunum, biraz daha bitkin ve sanki biraz daha yalnız. Benimle çıkanlar yola, ya da bana yolda katılanlar, çoktan yoruldular, çoktan sıkıldılar, çoktan varmak istedikleri amaçları somutladılar.
Anlamadı hiçbiri, asıl olanın yolda olmanın güzelliği olduğunu. Yetmedi yolda olmak; amaçsız olmak sandılar onu. Sorumsuzluk sandılar; başıboş bir özgürlük sandılar... Korktular.
Cesaretle çıktıkları yolda korkuları yendi onları; sarılabilecekleri herşeye sarıldılar. Tutunabilecekleri herşeye tutundular. Tüketebilecekleri herşeyi tükettiler...
Yaşam, yolda olmak demektir. Yol uzun soluklu bir nefestir. Nefes, kalbin ritmidir, iki kalp atışı arasındaki "can"ın kendidir.
Yollar çatallanır, yollar uzar, bitmezler. Ölmek için yaşamayacağımız gibi yolun sonunu görmek için de heves etmeyiz...

Gözlerimin En Derinindeki Karanlık

Bu gece
Gece
Kapkaranlık tepedeki ayışığna rağmen
İçim gibi,
Ruhum gibi,
Gözbebeklerimin en derini gibi...

Gecenin tüm karanlığını
Yuttu
Gözlerimin en derini.
Zaman kalmadı,
Mekan kalmadı,
Karanlığın sonu çıkmadı;
Aydınlığa...

Gecenin karanlığı
Son bulacak mutlak,
Günün aydınlığında.
Gün, gecenin kucağına doğacak,
Gece, günün ışığıyla beslenecek.

Gözlerimin en derinindeki karanlık,
Sürüp gidecek;
İyi bakışları
Kötü bakışları
Bakmayışları
Yutarak.

Seni yuttuğu gibi...

23 Mart 2010 Salı

Huzur - Yaşam - Ölüm

Hayat bazen zor
Yollar hep iniş değil;
Yokuşlar zor.

Yalnızlık istediğin olmayabilir;
Aradığında bulamadıklarını yanında.

Yoksunluk, yoksulluk değil.
Bulamadıkların da yoksulluğun değil..
Bulanlar bulduklarıyla zengin değil...
Zenginlik huzur değil.

Ne tek gerçek var
Ne gerçekliğin kendisi bir yanılsama.

Arasan da bulamayabilirsin,
Bulsan da anlamayabilirsin,
Anladığını düşündüğün anda yitirmiş olabilirsin,
Yitirmiş olduğunun farkında olmayabilirsin.

Bilinemezlikler ve belirsizlikler;
Huzursuzluklarımızın kaynakları...
Yaşamın ta kendisi...
Onun bittiği yer;
Huzur.
Ölümün ta kendisi...